NTV’de güzel bir proğram var, Serdar KILIÇ’ın “Doğada tek başına” adıyla
yayınlanıyor. Bir bölümünde de iki arkadaşın Kaçkar tırmanışındaki feci
kazasını anlattı. Olay 1994 yılında olmuştu..kazadan bir mucize eseri
kurtulabilen Haydar Celayir’in kurtarılması çalışmalarını bende izlemiş ve
Hürriyet’te haber yapmıştım. Haydar’ın Ayder yaylasına kadar grayder ile
getirilmesi ve Ayder’de şimdiki şenlik alanında bir jeepe alınarak, önce
Rize Devlet hastanesi, ardından da KTÜ Tıp Fakültesi hastanesine
kaldırılmasına tanık olmuştum.O olayı biraz farklı yönü ile yineliyorum..
Sabahın erken saatlerinde yola çıkmış, önce Rize ardından da kurtarma
ekibiyle Ayder yaylasına varmıştık. Olay 25 Şubat 1994 günü olmuştu.
Photoglobe Dergisi Foto muhabiri Aydın Aksakal, Kaçkar’ın büyük buzul adı
verilen bölgesinde ayağı kayarak, uçurumda ölmüştü. Ama yanındaki arkadaşı
Haydar Celayir, tam bir mucize eseri kurtulabilmişti. O kurtuluşun ardından
geliyordu Ayder’e. Yol yok. O zamanlar Ayder Yaylası, sadece yaz
mevsimlerinde turizme açıktı.(Şimdi artık yaz kış hep açık)Her yer karla
kaplı, o yıl çok da kar yağmış, Ayder’in şenlik düzünde bile iki metre kar
vardı.
Haydar, Aydın’ın peşisıra iniyormuş ve Aydın’ın büyük buzula kayıp
düşmesinden hemen sonra kendisi de aynı yerde düşmüş ama bir ufak koğuk gibi
bir kayanın orada, kazmasını saplayarak şans eseri durmayı başarmıştı. O
durduğu yerde kendine kar evi yapmış, ve orada 4 gün sağ kalmayı başarmıştı.
Hava sisli olmasından bir yeri göremiyor, ne tarafa gideceğini
kestiremiyormuş. Dördüncü günün sabahında sis çekilince, konumunu görmüş ve
kendi başına Yukarı Kavron yaylasına ulaşmayı başarmış, ardından orada
kapalı bir eve girmiş ve ateş yakmış, ısınmaya çalışmış. Ayaklarının buzunu
orada çözmeye çalışmış ve iki gün de orada kalmış, zaten kurtarma ekipleri
de onu sağ olarak burada buluvermişti. Yanı kazadan 6 gün sonra..
Bizde zaten “kayıp dağcı bulundu” haberini aldıktan sonra çıkmıştık
Ayder’e..Yine şimdiki gibi Heliksi helikopterleri de yok o dönemler, askeri
helikopterlerle Kaçkar’da aramalar yapılıyordu ama Haydar, o kurtulduğu
kayalıklardan sabahın çok erken saatlerinde ayrıldığı için belki de
Helikopterden fark edilemedi. Hem zaten sis nedeniyle de sağlıklı bir arama
yapılamıyordu.

Haydar’ın sağ olarak bulunması ve Ayder’de görülmesi sırasında orada bulunan
10-15 kişinin büyük sevinç ve mutluluğu görülmeye değerdi. Haydar, yarı
baygın halde gözlerini açabiliyor ama konuşamıyordu. Rize Devlet
Hastahanesi’nde de konuşamadı. Hiç vakit kaybedilmeden hemen Trabzon’a KTÜ
Farabi Hastahanesi’ne sevk edildi.Sonradan tabi o donan ayak parmakları
kesildi. Aradan bir hayli süre geçti, benim de yolum İstanbul’a düşünce
Küçükyalı’da oturan Haydar Celayir’i evinde ziyarete gittim.............haberin
devamı için tıklayın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
ilginiz için teşekkürler