15 Eylül 2011 Perşembe

Su Hayat, Çeşmeler, Hayrat'tır Karadeniz' de..


 Çeşme, Farsça bir kelimedir aslında,  “çeşm” sözünden geliyor. Bu söz Türkçede “göz”e karşılık olup, “su kaynağı” manasındadır. Türkçede suyun kaynağına “göze” veya “göz” dendiği gibi Farsça’da da çeşme denmektedir. Arapça’da da , pınara “ayn” deniyor. Ayn “göz” manasına geliyor. Ben Karadeniz deki çeşmelerden bir çeşni yapıyorum bu yazımda..görenler var görmeyenler var, belki görmek isteyenler olacaklar vardır. Suyu kaynağından içmek kadar zevkli ve keyif veren ne olabilir?. 
Karadenizli bunu bilir ve onun için Karadeniz de vardır, her susadığınız bir yerde bir göze, bir oluk, bir kurun, bir çeşme veya tekneler kurma ve yapma geleneği. Kimilerinde oluklar taştan, kepçe misali, kimilerinde bir ağaçtandır hem oluk ve hem de yalaklar ya da tekneler. Su “aziz”dir, “hayat”tır ama oluklar, çeşmeler, kurunlar, tekneler hep hayrattır, hayatın bir parçası olarak  Karadeniz bölgesinde.
Çocukluğumuzda tanıdık gözeleri..hani yerden kaynayan, yer altından ufacık kumlarla birlikte suyun yer yüzüyle buluştuğu  gözeler. Eğilip suyu kaynağından içerken, nefes almaksızın yudumladığımız ama soğukluğundan iki üç yudumdan fazla içemediğimiz  o su kaynakları.. Kimi gözelerin suları, süreklilik vaad ediyorsa bunu hayır severler, bir güzel çeşme ile insanlığa armağan ediyor. O armağandan tek beklentisi, hayır ve hasenat oluyor.sonra ona isim veriliyor, kim yaptırdıysa belki kendi adını veya kimin adına yaptırdıysa onun adını veriyor çeşmeye.ama çoğunlukla hayra adanmış eserlerin çoğunda isimde bulunmaz zaten...............haberin tamamını okumak için tıklayın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ilginiz için teşekkürler